Davanın ilk duruşmasının bugün devam edilen oturumuna Avukat Can Atalay’ın mahkeme beyanı ile başlandı. Savunmasında iddianamenin yamalı bir bohça gibi olduğunu belirten Atalay, iddianame ile Türkiye tarihinin en onurlu toplumsal olaylarından birinin yargılanmaya çalışıldığını vurguladı.
Can Atalay ile beraber Tayfun Kahraman, Yiğit Ali Ekmekçi, İnanç Ekmekçi ve Mine Özerden’in savunma yapması beklenirken, Can Dündar, Pınar Öğün, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu ve Memet Ali Alabora hakkında ise yakalama kararı bulunuyor.
Silivri’de İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince yürütülen davada ikinci gün oturumuna başlandı. Davada tutuklu olan Osman Kavala ve Yiğit Aksakoğlu’yla birlikte 16 kişi için “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs” iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis isteniyor.
Silivri Kampusundaki İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanan davanın dünkü duruşmasında tutuklu sanıklar Osman Kavala ile Yiğit Aksakoğlu ile tutuksuz Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater ve Ali Hakan Altınay savunma yaptı. Kavala 600, Aksakoğlu 220 gündür hapishanedeydi.
“En sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim: Bu iddianame esas olarak Türkiye tarihinin, topraklarının en onurlu toplumsal olaylarından birini karalama çabasının en güncel örneği. Bu iddianame uzun yıllar boyunca siyasi ve toplumsal hayatı, ceza yargılamasını basit bir aracı haline getiren bir örnektir, yamalı bir bohçadır.
“İstanbul Cumhuriyet Savcılığının anayasal düzenden ne anladığını anlamadık. Savcılık, Anayasal düzenden sadece Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 8. Maddesi’ni anlıyor. İddianame, anayasal düzenin diğer unsurlarıyla ilgilenmediği gibi hükümetin yükümlülükleriyle de ilgilenmemiş ve hiçbir şey dememiştir. Anayasal düzenden bahsederken 25. maddeyi, 28. maddeyi 33. maddeyi konuşmayacak mıyız? (25. madde: Düşünce, vicdan ve kanaat hürriyeti. 28. madde: Basın hürdür, sansür edilemez. 33. madde: Dernek kurma hürriyeti.)
“Anayasal düzenden bahsederken herkesin izin almaksızın gösteri düzenlemekten, konut hakkından, sağlıklı çevre hakkından, sosyal güvenlik hakkından bahsetmeyecek miyiz? Mücella Yapıcı’nın neredeyse tüm ömrü kültür ve tabiat varlıklarını korumakla geçti.